Midenizi duygularınız mı yönetiyor?

Duygularınız tabaklarınızı etkilemiyor! Duygularınız sizi yemek masasına oturmaya zorlamıyor, buzdolabına yönlendirmiyor veya elinize geçen her şeyi yemenize sebep olmuyor. Siz açlığınızı gidermek için yemek yiyorsunuz. Sadece açlık dürtüsüyle harekete geçiyorsunuz. Ara sıra damak tadınızı ağzınızı sulandırıyor ve açlık hissetmeden de yediğiniz olabiliyor. Açlığın sinyallerini alıyor ve organizmanızın tok olması için yiyorsunuz. Olumlu veya olumsuz yaşadığınız duygular sizi yemek yemeye itmiyor. Çünkü siz duygularınızı kontrol etmeyi ve yönetmeyi biliyorsunuz. Genellikle kolay olmasa da duygularınızı tanıyabiliyor ve kabul ediyorsunuz. Duygularınızı uyandıran durumları yönetebilmek için anlamaya çalışıyorsunuz.

Acıkmadığınız halde bir şeyler yemek istiyorsunuz. Duygularınızla yüzleşmemek ve duygularınızı tanımamak için yemeği bir kaçış yolu olarak görüyorsunuz. Duygularınızla yaşamıyorsunuz. Bu sebepten duygularınızı yiyecek ile yok sayıyorsunuz. Olumsuz duygular yaşadığınızda (kızgınlık, üzüntü, sıkkınlık vb.) teselliyi şekerli ve yağlı yiyecekleri yemekte buluyorsunuz. Bu, o an yaşadığınız duyguyu yatıştırıp duygunuzu değiştirmeyi sağlıyor. Acıkmadığınız halde bir şeyler yemek, karşılaştığınız duygu ile yüzleşmemek için oluşturduğunuz bir savunma hareketi. Yiyeceklere yönelmek yerine duygularınızla yüzleşmeyi, onları tanımayı öğrenmelisiniz. Özellikle sizi bir şeyler yemeye iten olayları anlamaya çalışmalısınız. Duygularınızla ilgili yaşadığınız şeylerin sizi bir şeyler yemeye yöneltmesi ile ilgili durumun zorlayıcı olduğunu düşünüyorsanız, psikolog gibi bu konunun uzmanı olan bir kişiye danışmalısınız. Uzman kişi bu durumu daha iyi anlamanıza ve özgüveninizi güçlendirmeye yardımcı olur.

Zaman zaman duygularınız doğrultusunda bir şeyler yemeye yönelebiliyorsunuz. Özellikle stres altındayken. Çoğu zaman acıktığınız için bir şeyler yiyorsunuz fakat bazı durumlar sizi atıştırmaya ve bir şeyler yemeye yönlendirebiliyor. Stres olduğunuzda, strese yanıt olarak bir şeyler yiyebiliyorsunuz. Bu sizi teselli ediyor. Yemekte aradığınız teselli arayışı kesinlikle duygularınızı dindirmiyor. Çünkü çocukluk dönemindeki beslenme hareketi, anne aşkı yani teselli ile alakalıdır. Beslenmemizde şekerli ve yağlı şeyler tüketmek başta olmak üzere beynimizi etkiliyor ve daha sakin, keyifli hissetmemizi sağlıyor. Teselli için bir şeyler yemek, yaygın bir davranıştır ve bu davranışın getirdiği rahatlık besinle arasındaki bağlantıdan gelir. Bu alışkanlıktan kurtulmak için stresinizi tanımalı ve daha iyi belirleyebilmelisiniz. Stresi belirleyebildiğiniz zaman bu davranışı spor gibi alternatif şeylerle değiştirmeniz gerekiyor.

Duygularınız tabağınızda değil. Duygularınızı başka türlü ifade edebiliyor ve onlar hakkında konuşabiliyorsunuz. Bir şeyler yemek yerine farklı bir yol seçiyorsunuz. Stres veya acı hissettiğinizde duygularınız ile ilgili konuşmayı tercih ediyorsunuz. Kızgınlığınızı veya stresinizi azaltmak için bir şeyler yemek yerine müzik dinlemek gibi şeyler yapıyorsunuz. Dikkatinizi dağıtan, sizi sakinleştiren, hissettiğiniz duyguyu yönlendiren ve bunların kendiliğinden gerçekleşmesini sağlayan başka stratejileriniz de var. Ama bazen gurmelik sizin acıkmadan bir şeyler yemenize sebep olabiliyor. Çekici bir pastane vitrininin yanından geçmek veya sevdiğiniz bir yiyecek isteğinizin körüklenmesine neden olabiliyor.