İnanç Nedir?

İnanç denildiğinde çoğunlukla aklımıza inandığımız dinler gelmektedir. Fakat inanç kavramı sadece din anlamında sınırlandırılmamalıdır. İnanç konusu bazen istediklerimize karşı bazen kişilere karşı bazen de kendimize karşı olan sağlam olumlu düşüncelerimizle de ortaya çıkabilir. Gelin hep birlikte inanç kavramına ayrıntılı şekilde bakalım.

İnanç Nedir?

İnanç; bir kişinin doğruluğuna kesin inandığı, o doğruya güvendiği, o doğru ile adım attığı düşünce yapısıdır diyebiliriz. Ruhsal güçlülüğü fazla olan kişilerde inanç kavramı ruhsal güçlülüğü az olan kişilere nazaran daha çok gelişmiş bir durumdadır. Genel anlamda inanç kavramını tanımlayacak birkaç türe göz atalım.

1) Kişisel İnanç

Kişinin kendisine olan inancını temsil eder. Öz güven olarak daha çok dile getiririz. Kendimize olan inancımız ve güvenimiz bizler için oldukça önemlidir. İntihar eğiliminde olan insanları düşünün. Bu durumdaki kişilerin kendilerine olan inançları oldukça azdır. Bitmiştir diyemeyiz. Çünkü intihar eğilimindeyken bile kararsızlıklar yaşamak kişinin kendine olan inanç kırıntılarının çağrısıdır. Kendimize olan inanç sistemimiz bizi yaşama bağlan ve karşılaştığımız her olayda üstesinden gelebileceğimiz gücü sağlayan bir yapıdır.

Kişisel inanç yapımızı etkileyen birçok etken bulunmaktadır. Özellikle çevresel faktörler bu konuda önemli rol oynamaktadır. Çevre dışında kendimiz bile bu konuda kendimize engel olabiliyoruz. Bu durumun aslında dış çevreyle bağlantısı da bulunmaktadır. Örnek olarak bir arkadaşınız yaptığınız iş için güveninizi kırabilir. Oysaki siz bu iş için umutlu ve oldukça pozitif bir bakış açısına sahipsiniz. Bu durumda size iki yol gözükmekte. Çevresel faktörleri bir kenara bırakıp inancınızın peşinden gitmek veya çevrenizin etkisinde kalarak kendi düşünce yapınızı onlarınki ile birleştirmek. Bu durumun tam tersi de geçerlidir. Bazen yanlış bir inanca sahip olup bunun yolunda ilerleyebilirsiniz. Çevrenizden gelen uyarılara aldırmaksızın devam etmek de sizin için ilk örnekteki gibi zarar verebilir. Bu yüzden mantıklı ve doğru olanı seçerek inancınıza gelecek zararlardan kendinizi korumalısınız.

2) Çevresel İnanç

Çevremiz oldukça geniş ve birçok karakter içermektedir. Çevre dediğimizde illa aklımıza arkadaşlarımız ailemiz veya sevdiğimiz kız veya erkek gelmemeli. Tanımadığınız kişiler karakterler ve yaşam tarzları da inanç sistemini etkileyen çevresel faktörler arasında yer almaktadır. Fakat şu bir gerçektir ki sevdiğimiz veya bağlı olduğumuz insanlara olan inancımız tanımadığımız kişilere olan inancımızdan daha yüksek bir değer içermektedir. Bazen sevdiklerimizden gördüğümüz inanç sistemleri bizler için uyumlu olmayabilir. Bu anlamda düşünce tarzlarını örnek olarak verebiliriz. Bu duruma benzer olarak çevrenin veya sistemin getirmiş olduğu inanç sistemi de bizler için uyumlu olmayabilir. Bu durumda kendi doğrunuzu oluşturmuş ve bunun doğrultusunda gidiyor olabilirsiniz. Bu durum yadırganacak veya toplum tarafından dışlanılacak bir durum değildir. Sizlere farklı bir bakışla bakılsa da kendi doğrularınıza karşı saygı duymak her bireyin sorumluluğudur.

3) Dini İnançlar

İnanç kavramında ilk akla gelen fikirler arasında dini inançlar yer almaktadır. Dini inançlar kişiler için oldukça sağlam kökleşmiş bir yapıya sahiptir. Çoğu kişinin aldığı kararlarda, yaptığı işlerde veya daha fazlasında dini inançların etkisi ve rolü oldukça büyüktür. Bu durum kimine göre rahatlatıcı kimine göre rahatsız edici gelebilir. Fakat inanç kavramına kişi üzerindeki etkilerine bakıldığı zaman karşıdaki kişilerin inançlarına duyulan saygı daha çok artacaktır. İnançlar konusunun ana maddesi ve en önemlisi saygıdır. Bir kişinin düşünce tarzı veya inancına karşı yapılan saygısızlık büyük bir yanlış olarak kabul edilebilir. Bunu daha çok kişisel alana olan saldırı şeklinde de yorumlayabiliriz. Bundan dolayı her inanca ve her inanç türüne olan saygımızı korumalı buna göre şekil almamız gereklidir.