Çalıştığımız işte veya işimizi kazanabilmek için, okulda sunum yaparken bir kişiye bir şey anlatmaya çalışırken hitabet yeteneğimiz oldukça etkilidir. Bizler konuşma yeteneğimiz göre insanların kafasında şekil alırız. Örneğin kibar ve cümlelerini iyi seçen bir birey ile kaba rastgele konuşan bir kişiyi düşünelim. İki kişide aynı konuyu bizlere anlatsınlar. Hangisini dinlemek daha keyif verici? Hangi kişinin anlatımından daha çok faydalandı? Hepimizin cevabı elbette hitabet yeteneği iyi olan kişidir.
Hayatımızda birçok alanda kendimizi geliştirmekteyiz. Bu alanlardan birisi de konuşma tarzımız ve çevremize yaklaşımlarımızdır. Eğer fark ederseniz insan psikolojisinde kibar, nazik, hoşgörülü kişilere karşı samimiyet duymak yatar. Bu tarz kişileri hayatımıza katmak ister ve onlarla olan iletişimimize değer veririz. Bizler de bu yazımız da siz değerli okuyucularımıza daha güzel hitabet şekillerine yönelik örnekler vererek hayatınızdaki olumlu pencereleri aralamak istiyoruz. Dilerseniz hep birlikte bu maddelere göz atalım.
Bu içerikte neler var?
Kitap Okuma Alışkanlığı
Kitap okumanın bizlere aslında sandığımızdan daha fazla etkileri vardır. Küçüklüğümüzde öğretmenlerimiz den veya büyüklerimiz den okumamızın hızlanması için kitap okumanın sıkça önerildiğini duymuşuzdur. Aklımızda bulunsun ki kitap okumak sadece okumanın hızı için değil hayal gücümüzün gelişmesi, pratik çözümler üretebilmeyi, farklı bakış açılarından bakabilmeyi ve en önemlilerinden birisi de hitabet şeklimizin güzel olmasında bizlere katkıları oldukça büyüktür. Bazı. Kişiler kitap okumayı sıkıcı bulurlar. Kitapları ellerine aldıkları anda sıkkınlık ve bunalttı hissederler. Bu kişiden kişiye değişebilen bir durumdur. Bizlerin önerisi olarak eğer kitap okumayı sevmiyorsanız sevdiğiniz ilgi duyduğunuz alanlar ile ilgili kısa olacak şekilde makaleler okumanızdır. Bu yöntem hem sizi geliştirecek hem de sıkılmanıza engel olacaktır.
Makale Yazmak
Okuyor olduğunuz bu makalemiz yazarken bizler ve birçok kişide okuyucularımıza hitap ederken oldukça titiz davranırız. Hangi kelimeleri kullanıp kullanmayacağımızı düşünmek zorundayız. Aksi halde siz okuyucularımızı sıkmak ve bunaltmak istemeyiz. Bu birçok insanlarla iletişim açısından önemli bir durumdur. Karşımızdaki kişiye veya kişilere bir şeyler anlatırken seçici olur ve sıkılmamalarını isteriz. Sıkıldıklarını gördüğümüz zaman konuyu değiştirir veya o ortamdan kalkmayı isteriz. Tam tersi olarak insanların ilgisini çekmek ve anlattıklarınızın iyi şekilde dinlenmesini istiyorsanız hitabet yollarınızı geliştirmelisiniz. Bunun diğer bir yöntemi olan makale yazmak, hitabetimizin güzelleşmesinde en iyi çözümler arasındadır. Çünkü makale yazarken okuyucular için seçici davranmaya çalışırsınız bu uzun vadeli olduğu zaman kendinizi ilerlemiş ve daha güzel hitap eden biri olarak bulacaksınız.
Kısa ve Öz Konuşmak
Bazen bir kelime bütün anlatacaklarımızı özetlemeye yeter. Bazen kurduğumuz uzun cümlelerin tesiri olmaz fakat tek bir cümlemiz ile dağları devirebiliriz. İnsanları en çok etkileyen cümleler kısa ve öz bir yapıya sahip olan cümlelerdir. Seminerler de veya derste öğretmenimiz dinlediğimiz zaman aslında onlardan kısa ve öz olmalarını bekleriz. Bir yığın bilgi yerine bu bilgileri anlatacak kısa cümlecikler bile konuya hakim olmamıza yeterlidir. Bu durum hitabetimizin gelişimi için de oldukça önemlidir. Kısa cümleler kurulduğunda vurgulamalar artar ve neyi aktarmak istediğimiz daha anlaşılır hale gelir. Bu durum da hitabetimizin gelişiminin adımlarını gösterir. Sunum yaparken veya mesleğiniz gereği herhangi bir topluma bir şeyler aktarırken kendinize küçük kartlarda anlatacağınız konuya ilişkin kısa ve öz cümleler yazabilirsiniz. Sunum yaptığınız sırada bu kartların elinizde olması sunumunuzu kolaylaştıracak hem de hitabetinizin güçlü bir yapıda olduğunu dinleyicilere gösterecektir.
Hikayeler ve Örnekler Vermek
Psikoloji kitaplarında eğer gördüyseniz bir bilgi verildiğinde daha açık konuşmak için örneklendirmeler yapılabilir. Bu durum hem daha iyi anlamamızı hem de dinlediğimiz konunun aklımızda daha iyi yer etmesini sağlamaktadır. Konuşma sırasında hikayeler ve örnekler olayın kafamızda canlanmasını sağlar. Bu durum karşı taraf için anlatma gücünüzün iyi olduğunu gösterir. Bu durum hitabetimizin gelişimi ve iyi olduğunu göstermek için iyi bir yöntemdir.
Dinleyen Kişileri Konuşmaya Dahil Etmek
Konuşmalarımız da sürekli karşı taraf dinleyici olmaktan bıkabilir. Her şeyin dozu olacağı gibi bununda dozu olmalıdır. Sürekli siz konuşup karşıdaki kişi susarsa eğer bu sefer sizi dinleyen kişinin kafası dağılabilir ve sizi bırakıp farklı yönlere dikkatini verebilir. Bu durumun önlenmesi adına dinleyicilerinize sorular sorarak konumuza dahil edip onlara fikirlerini önemsediğinizi göstermelisiniz. Örneğin sen bu konuda ne düşünüyorsun? Bu iş böyle ilerler mi? Böyle bir şey yaşadım, senin düşüncelerin neler? Diğer bir yöntem olarak cümlelerinizi tamamlanmasına izin verebilirsiniz. Bu yöntem de aslında soru sormak ile aynı alana girebilir fakat dışarıdan bakıldığında soru cümlesi olarak durmaz. Bu yöntemler ile hitabetinizin güçlü olduğunu hem kendinize hem de karşı tarafa göstermiş olursunuz.
Beden Dili
Bazen tek bir kelimenin tesiri konuyu anlamak için büyük bir yöntem demiştik. Bu duruma ek olarak mimik ve jestlerimizi de katabiliriz. Bazen yüz ifadelerimiz bazen el kol hareketlerimiz karşı tarafa konuyu aktarırken çok işe yarar. Kibar ve güzel bir hitabetin ortaya sunulmasında beden dilimizin de oldukça etkisi büyüktür. Olduğu yerde duran ve kıpırdamadan bir şeyler anlatan bir kişiyi hayal edin. Anlattıklarına tam hakim olmak mümkün değildir. Böyle bir durumda kafanız dağılabilir ve sıkılabilirsiniz. Bundan dolayı seçtiğiniz cümlelerde kullanacağınız bir beden hareketinizin olması konuyu aktarmak ve hitabetinizin güçlülüğünü göstermekte oldukça işe yarar yöntemler arasındadır.
